OSTEOPOROZ

 OSTEOPOROZ (KEMİK ERİMESİ) NEDİR?

Merhaba;
Bugün sizlere, bir diğer sinsi rahatsızlıktan bahsedeceğim.
Osteoporoz, d,ğer bir deyişle kemik erimesi ya da kemik yoğunluğunun azalması. Özellikle 40-50 yaş üstü hanımların dikkate alması gereken ve yine hayat kalitesini etkileyen önemli bir hastalık. Genetik etkilerinin yanı sıra, beslenme alışkanlıklarımıza, günlük yaşam tarzımıza bağlı olarak da bu hastalık baş gösterebiliyor. 

OSTEOPOROZ NEDİR?

Kemik yoğunluğunun azalması, kalça kırığı yaşayan her beş kadından birinin bir yıl içinde hayatını kaybetmesine neden olabiliyor. Osteoporoz, özellikle menopoz sonrası kadınlarda ciddi sağlık sorunlarına yol açıyor. Hacettepe Üniversitesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşen Akıncı Tan, osteoporozu; kemiklerde yapı değişikliği ve zayıflamaya bağlı olarak kemiklerin çabuk kırılır hale gelmesine neden olan bir hastalık olarak tanımlıyor. Tüm dünya ülkelerinde olduğu gibi, Türkiyede de ileri yaşlarda sıklıkla karşılaşılan bu hastalık, kırıkların meydana çıkması ile kişilerin yaşam kalitesini önemli ölçüde etkiliyor. 50 yaşın üzerindeki her üç kadından birinde görülüyor. Osteoporoz tüm kadınların maruz kalabileceği sinsi bir hastalık. Risk altındaki milyonlarca insan ve bu insanların yakınları da hastalıkla ilgili doğru ve güvenilir tedavi hakkında fazla bilgi sahibi değiller. Avrupa ve Amerika’da kadınlarda yaşam boyu kalça kırığı riski %14-20 arasındadır. Türkiye’de de 50 yaşındaki bir kadında yaşam boyu kalça kırığı riski (%15) benzer orandadır, erkeklerde ise bu oran (%3,5) daha düşüktür. İskandinavya ülkelerinde diğer Avrupa ülkeleri ve Amerika’dan daha fazla gözlenmektedir. Kalça kırıkları hemen her zaman hastanede yatış gerektirmektedir ve genellikle hastanede kalış zamanı ortalama 30 gündür. Kalça kırıklı hastaların yarısından azı önceki bağımsızlık düzeylerine ulaşırken %20’si uzun süreli bakım hizmeti gerektirmektedir.

Küresel bir sağlık problemi olan D vitamini yetersizliği, özellikle menopoza bağlı osteoporoz görülen kadınlarda önemli sorunlara neden oluyor. Araştırmalara göre, hafif bir düşme sonucu kırık problemiyle hastaneye başvuranların % 97sinde D vitamini yetersizliği görülüyor. Prof. Dr. Tan, bu konudaki görüşünü şöyle dile getiriyor: Menopoza bağlı osteoporozda kalça ve omurga kırıklarını önlemek için kalsiyum alınması gerektiği birçok kişi tarafından biliniyor. Ancak tek başına kalsiyum güçlü kemiklerin oluşumu için yeterli değil. Kalsiyumun vücutta emilimini sağlamak için aynı zamanda D vitamini takviyesi almak da gerekiyor.

Besinler dışında D Vitamini kaynaklarından biri olan güneş ışığı, osteoporoz tedavisinde önemli yer tutuyor. Günde 10-20 dakika yapılan güneş banyosunun kemikler için gerekli olduğu  kadar düzenli egzersiz yapmak da tepe kemik kütlesini artırarak daha sonra görülebilecek kırık riskini azaltıyor. Ayrıca erken menopoza giren kadınlarda östrojen yetersizliğine bağlı hızlı kemik kaybı da egzersizle yavaşlatılabiliyor diyor.

Güneşli havalarda yürümenin, hafif koşular yapmanın kemik erimesini azaltmanın en iyi yollarından biri olduğunu belirten uzmanlar kalsiyum içerikli ürünler tüketmenin, osteoporoz tedavisiyle birlikte D vitamini almanın ve egzersizin yanı sıra, osteoporoz riski yaratan faktörlerden de uzak durulması gerektiğini söylüyor.

Tabi ki her gün düzenli ve kararlı miktarlarda tüketebileceğimiz, elimizin altında her zaman bulunan bitkiler -ki bunlar brokoli, tere otu, maydanoz gibi çok basit bulunan ürünlerdir- tüketilerek yaşam kalitemizi de arttırabiliriz. 

Yapılan bilimsel çalışmalarda brokoli, yüksek kalsiyum, fosfor ve magnezyum içeriğinin yanında en güçlü östrojenik etkiyi gösteren fitoöstrojenlerden genistein izoflavanı açısından da çok zengindir.

Sağlıklı ve huzurlu yaşam dileğiyle hoşçakalın....

Gano Excel fırsatlarından yararlanmak için lütfen arayınız
0530 222 72 85
soysalmuslim@gmail.com